Network Marketing neden farklıdır?
Bu yazıda Network Marketing ile klasik işler arasındaki farklara değineceğiz.
Network Marketing ile klasik işler arasında bir çok fark bulunmaktadır. Bu farkların en büyüğü kuşkusuz ki, Network Marketing’in kişiye finans ve zaman özgürlüğü sunmasıdır. Bu nedenle Network Marketing kendi işini kurup yönetmek isteyenler ve para için zamanını sürekli bir şekilde vermek istemeyenler için biçilmiş bir kaftandır. Çünkü futbolcu da olsanız, doktor, mühendis, avukat vb. gibi meslekleri de icra etseniz, bu işçi sınıfında olduğunuz gerçeğini değiştirmez. İşinizi herhangi bir nedenden dolayı bırakmak zorunda kalırsanız, geliriniz de sizi bırakır. Yani bu gibi işlerde, sadece çalışırsanız gelir elde edebilirsiniz. Ama varlıklı olabilmek için, sürekli bir gelire ihtiyacınız vardır. Bu da sağlık, yaşlılık vb. durumlarla işinizi bırakmak zorunda bile kalsanız, gelirinizin kesilmeyeceği bir işe sahip olmanız gerektiği anlamına geliyor. Network Marketing size, klasik işlerle elde edemeyeceğiniz sürekli bir gelir sunmaktadır.
Klasik işlerle Network Marketing arasındaki diğer farklar ise şunlardır:
- Klasik işlerde çalışma yerinize, çalışma saatlerinize, giyiminize ve gelirinize patronunuz, Network Marketing’de ise siz karar verirsiniz.
- Klasik işlerde batma veya işten atılma riski varken, Network Marketing’de bu yoktur.
- Klasik işlerde geliriniz sabittir ama Network Marketing’de çalıştıkça geliriniz de sürekli artış gösterir.
- Klasik işlerde emekli olabilmek için uzun yıllar gerekir ama Network Marketing’de bu süre çok çok kısadır.
Network Marketing’in klasik işlerden bu denli fazla pozitif farkının bulunmasından dolayı, insanların ilgisini çekmiş ve bir çok kişi bu sektöre yönelmiştir.
Sizinle çalışmak istiyorum.
Başarı mı dediniz? Başarı tamamen şansa bağlıdır! İnanmazsanız başarısız insanlara sorun. Earl Wilson
Hayatta başarılı olan kişi daima gerekenden fazlasını yapan ve bunu yapmayı sürdürebilendir. Richard Denny
Mutlu olmanın en garantili yolu bir başkasını mutlu etmektir. Aldous Huxley
Ne duruyorsun be, at kendini denize… Yelken ol, kürek ol, dümen ol, balık ol, su ol. Git gidebildiğin yere. Orhan Veli Kanık